Boşanma Davasında Davalı Ne Yapmalı?

Boşanma davasını tarafların her konuda uzlaştığı anlaşmalı boşanma davası ve tek taraflı açılan, karşı tarafın kusurunun ispatı amaçlanan özel yahut genel boşanma nedenlerine dayalı çekişmeli boşanma davası olarak sınıflandırmamız durumunda işbu yazımızda davalının konumu çekişmeli boşanma davası açısından irdelenecektir.

Çekişmeli boşanma davasının açılması ile birlikte mahkeme tarafından düzenlenen tensip zaptı ile dava dilekçesi davalıya tebliğ edilir. Davalı dava açılması konusunda olasılık var ise hak kaybına uğramamak adına nüfus müdürlüğüne bildirilen ikamet adresini farklı bir adreste ise ikamet ettiği yere aldırabilir yahut gelen tebligat olup olmadığını, tebligatın muhtara teslim edilip edilmediğini kontrol edebilir, etmelidir. Ayrıca davalı hakkında dava açılıp açılmadığını sms yoluyla öğrenebilmek adına uyap sms sistemine de kayıt olabilir. Boşanma dilekçesinin davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi ile birlikte davalının açılan davaya karşı 2 hafta içerisinde cevap vermesi(HMK uyarınca süre uzatım alınmamışsa) gerekecektir. Çekişmeli boşanma davası yazılı yargılama usulüne tabi olduğundan dilekçeler teatisi için sırasıyla davacı tarafından sunulan dava dilekçesi, davalının cevap dilekçesi, davacının cevaba cevap dilekçesi ve davalının 2. cevap dilekçesi olmak üzere tarafların ikişer adet iddia ve savunmalarını serbestçe ileri sürebileceği dilekçe sunma hakkı mevcuttur. Tarafların sırasıyla sunulan dilekçeleri süresinde vermemiş olması yahut hiç vermemesi durumunda dilekçeler teatisi tamamlanacağından sonradan sunulan dilekçeler iddianın veya savunmanın genişletilmesi yasağına aykırılık iddiası ile karşı tarafça kabul edilmeyebilecektir. Ön inceleme duruşmasında ise davacı, davalı veya vekillerinden birisinin(bir tarafın yokluğu) mazeretsiz olarak duruşmaya katılmaması durumunda karşı taraf iddiasını veya savunmasını değiştirebilecek, genişletebilecektir.

Görüldüğü üzere boşanma davası boşanma sebepleri, ispat araçları, delillerin toplanması süreçleri bakımından teknik bilgi gerektirmek ile birlikte yargılamanın usulü, şartlar, süreler, itirazlar bakımından da teknik bilgi gerektirmektedir.

Boşanmada Davalı Ne Yapmalı?

Boşanma davası bakımından davalı tarafından yapılabilecek en büyük yanlış usulüne uygun olarak tebliğ edilen dava dilekçesine süresi içerisinde cevap vermemektir. Zira davalı davaya cevap vermeli, boşanmak istiyorsa, farklı iddiaları var ise veya hukuki tekniği gerektirdiği takdirde karşı dava açmalıdır. Sadece cevap verilmediğini düşünürsek Hukuk Muhakemeleri Kanunu gereğince davalı, dava dilekçesindeki tüm iddiaları inkar etmiş sayılacaktır. Ancak inkar ettiği tüm iddiaların, davacı iddialarının aksini ispata yönelik delillerini sunamayacaktır, tanıklarını dinletemeyecektir. Diğer bir deyişle davalının davayı kabul etmediği aşikardır ancak davanın akıbeti sadece davacının iddiasını ispat edip edemeyeceğine kalacaktır. Davalı, davacının davasında haksız olduğunu ispata yarar delillerini sunamayacaktır, dosyaya sunması durumunda dahi karara tesiri olamayacaktır. Zira davalının yapması gereken cevap dilekçesi ile davaya cevap vermek, varsa ilk itirazlarını sunmak ve hukuki delillerini dilekçe ekinde sunmasa dahi neler olduğunu açıklamaktır. Deliller ve sunma süresi açısından detaylı bilgiyi ve içtihadı Hukuk Davalarında Delil Sunma Süresi yazımızdan edinebilirsiniz. Boşanma davasında davaya cevap dilekçesi hakkında ise Boşanma Davası Cevap Dilekçesi Nasıl Yazılır? yazımızı okuyabilirsiniz.

Boşanma Duruşmasına Davalı Gelmezse?

Öncelikle belirtmek gerekir ki, çekişmeli boşanma davalarında avukatı bulunan davalının duruşmaya gelmek gibi bir zorunluluğu, şekil şartı bulunmamaktadır. Davalının avukatının bulunmaması durumunda ön inceleme duruşmasına mazeretsiz olarak katılmaması davacının iddiasını genişletme riskini doğurabilir. Ayrıca diğer duruşmaların da davalı tarafından takip edilmesi davalının menfaatinedir. Örneğin davacı tanıklarının dinlendiği duruşmaya katılmayan davalı tanığa uyuşmazlığın çözümü için soru sorma hakkını kullanmayacaktır.

Davalı mevcut davayı avukatı aracılığı ile de yürütmeyi arzu edebilir. Zamanlama açısından belirtmekte fayda vardır ki avukatla temsil iradesi gösteren davalı usulüne uygun olarak tebellüğ ettiği dava dilekçesi akabinde zaman kaybetmeksizin sürecin başında hukuki destek almaya özen göstermelidir.