İşçi Hakları Nelerdir?

İşçi, genel tanımı ile ‘bir iş sözleşmesine dayanarak ücret karşılığı çalışan kişi’dir. Buna göre ister bir yerde masa başı çalışan olsun isterse beden gücü ile çalışan bir kimse kanunen işçi’dir ve kanunun belirlediği hak ve sorumluluklara sahiptir. Bu yazımızda işçi hakları konusunu ele alacak ve işçi hakları nedir, işçi hakları neleri kapsamaktadır, işçi hakları konusunda en sık  karşılaşılan sorunlar nelerdir sorularını ele alacak; işçi hakları konusunda en çok sorulan soruların cevabını vermeye çalışacağız.

İşçi Hakları

En önemli işçi hakları arasında  

-Maaş,

-Sosyal sigorta,

-Kıdem tazminatı,

-İhbar tazminatı,

-Fazla mesai ücreti,

-Yıllık ücretli izin,

-Hafta tatili,

-Resmi tatil ve bayram tatilleri,

-Maddi ve manevi zararların tanzimi,

-İşe iade hakkı 

gibi haklar bulunmaktadır. Bunlar işçilerin hem maddi hem manevi anlamda mağdur edilmemeleri açısından son derece önemlidir.  

Yukarıda belirttiğimiz işçi hakları maddelerini daha detaylı bir şekilde açıklayacak olursak:

-Maaş: İşçi tanımı gereği bir ücret karşılığı çalışır, dolayısıyla da maaşı işçi hakları arasında en temel haklardan biridir. İşçi maaşını tam olarak ve zamanında alma hakkına sahiptir ve bu süreçte yaşanacak aksaklıklara karşı işçinin dava açma hakkı bulunmaktadır. Bu konuda haksızlığa uğrayan, örneğin maaşı zamanında yatırılmayan işçi, hukuki yollarla hakkını arayabilir. 

Sosyal sigorta: En önemli işçi hakları arasında yer alan sosyal sigorta işçinin hem emekliliği noktasında hem de sağlık imkanlarından faydalanabilmesi noktasında son derece önemli bir konudur ve işçinin kendisinin yanı sıra bakmakla yükümlü olduğu kişileri de ilgilendirir. Kanunen işveren işçi çalışmaya başladığı gün itibariyle işçisinin sigortasını yaptırmak ve kesintisiz olarak sigorta primlerini yatırmak zorundadır. Bu konuda şunu da belirtmeliyiz ki bazı işverenler tarafından işçi hakları hiçe sayılarak deneme süresinde işçilere sosyal sigorta yapılmamaktadır. Bu durum kanunlara uygun değildir. 

Ülkemizde işçi hakları ihlali noktasında sık karşılaşılan durumlardan biri de daha fazla ücret alıyor olmasına rağmen farkı elden vermek suretiyle işçinin sigortasının asgari ücret üzerinden yatırılmasıdır. Bu durum işçinin emekliliğine dönük hak kayıplarına yol açabilmektedir.

İşçi Hakları Tazminat

Kıdem tazminatı: Kıdem tazminatı işçi haklarının en önemli unsurlardan biridir. İşçilerin keyfi ya da önemsiz sebeplerle işten çıkarılmalarının önünde frenleyici bir işlevi bulunan kıdem tazminatı haksız bir sebeple işten çıkarılan ya da haklı bir sebeple işinden ayrılan işçinin işverenden alacağı paradır. Burada işverenin işçiyi işten çıkarabileceği haklı nedenler, genel ahlak ya da iyi niyet kurallarına aykırı hareketlerdir. Buna karşın iş yerinde haksızlığa

uğrayan, küfür, tehdit, hakaret gibi durumlarla karşılaşan, maaşı, primleri, ikramiyeleri ya da sigorta primleri ödenmeyen işçi, işçi hakları kapsamında iş akdini feshederek kıdem tazminatı talep edebilir. Ayrıca erkek işçiler için askerlik hizmeti ve kadın işçiler için yeni evlenmiş olmak iş akdini feshetmek için geçerli sebeplerdir ve bu kişiler kıdem tazminatı alabilir. 

İhbar tazminatı: İhbar tazminatı hem işçiyi hem de işvereni ilgilendiren bir durumdur ve işçiye işi bırakmadan belli bir süre önce; işverene de işçiyi işten çıkartmadan belli bir süre önce haber verme sorumluluğu getirir. Bu sorumluluğa uyulmadığı takdirde karşı taraf zarara uğratılmış sayılır ve ihbar tazminatı hakkı doğmaktadır. İşten ayrılmanın ya da işten çıkarmanın ne kadar süre önceden karşı tarafa bildirilmesi gerektiği işin ne süredir yapıldığına bağlanmıştır.

İş arama hakkı da işçi hakları arasında yer almaktadır ve işçiyi işten çıkaran işveren işçiye işten çıkarıldığını bildirten sonra iş arama izni vermek zorundadır. Bu iş arama izni iş saatleri içerisindedir ve herhangi bir ücret kesintisi yapılamaz. 

Fazla mesai ücreti: Genel anlamıyla normal çalışma süresini aşan mesai fazla mesaidir. Fazla mesai de temel işçi hakları arasında yer  alan fazla mesai ücretini beraberinde getirir. Fazla mesai ücretinin ne kadar olacağı ise işçinin ücretine bağlıdır. Fazla mesai ücreti işçinin normal çalışma ücretinin iki katı olarak hesaplanmaktadır. Burada şunu da belirtmemiz gerekmektedir ki işçi yaptığı fazla mesainin karşılığı olarak fazladan dinlenme talep etme hakkına da sahiptir. 

Fazla mesai konusunda belirtmemiz gereken en önemli nokta da eğer toplu iş sözleşmesinde aksi bir madde yok ise işverenin talep etmesi durumunda işçinin fazla mesai yapmak zorunda olduğudur.   

Yıllık ücretli izin: Dinlenmek işçi hakları kapsamında bir haktır ve işçilerin kanunla belirtildiği şekilde ve sürelerde dinlenme hakkı bulunmaktadır. Bu doğrultuda yıllık, haftalık ve gün içi dinlenme işçi hakları kapsamındadır. Aynı işyerinde bir yılı tamamlamış işçinin yıllık ücretli izin hakkı bulunmaktadır. Yıllık ücretli izin hakkı işin ne süredir yapıldığına bağlıdır. İşçi  hakları kapsamında yıllık izin süresi bitimine müteakip 4 gün ücretsiz izin hakkı da bulunmaktadır. 

İşçi hakları arasında önemli bir yer tutan yıllık ücretli izin hakkının kullandırılmaması durumunda bu süreye denk gelen ücret dava açmak suretiyle talep edebilir.

Hafta tatili: İşçi hakları kapsamında işçilerin en az haftada bir gün ücretli izin hakkı bulunmaktadır. Yani işverenin işçiye haftada en az bir gün dinlenme hakkı verilmesi yasal olarak zorunludur. 

Ara dinlenmesi: İşçiye gün içerisinde dinlenmesi için süre tanınması da işçi hakları arasındadır. İşyerinde ara dinlenme süreleri, günlük çalışma saatine bağlı olarak belirlenir. Ancak bu süreler mesai süresine dahil edilmez. 

Resmi tatiller ve bayram tatilleri: İşçinin resmi tatiller il bayram günlerinde tatil yapma hakkı işçi hakları dahilindedir. Bu günlerde çalışan işçi misli ile birlikte ücret talep etme hakkına sahiptir. 

Maddi-manevi zararların tanzimi: İş süresince işçinin başına gelebilecek kazalar için işçinin maddi manevi tazminat talep etme hakkı da işçi hakları kapsamında düzenlenmiştir. İşçi, iş kazası sonucunda ortaya çıkan maddi zararlarının giderilmesini talep edebilir. Tedavi giderleri, işçinin çalışamayacağı süre boyunca yaşayacağı ekonomik kayıplar, kaza sonucu meydana gelen iş gücü kaybı talep edilebilir. Kaza sonucu işçinin ölümü halinde de işçinin varisleri tarafından cenaze masrafları, ölümünden önceki tedavi giderleri ve ölüm dolayısıyla yaşanacak gelir kaybı talep edilebilmektedir. Öte yandan işçinin manevi tazminat davası açma hakkı da bulunmaktadır. İşçi kaza sonucu yaşadığı acı ve psikolojik sıkıntılar için, eğer işçi ölmüş ise yakınları, yaşadıkları üzüntü için manevi tazminat davası açabilir. 

İşe iade hakkı: İşçi hakları haksız bir nedenle işten çıkarılan işçinin işe iadesini de içermektedir. Haklı bir sebep olmaksızın işten çıkarılan işçi işe geri alınması talebiyle dava açabilir. İlgili mahkeme durumu değerlendirerek kararını verir ve işçiyi haklı bulması durumunda belli bir süre içerisinde işçinin yeniden işe alınmasını emreder. Aksi durumunda işçinin zararını ortadan kaldıracak bir para ödenmesine karar verilir. 

İşçi hakları konusunu genel hatları ile bu şekilde ele aldıktan sonra işçi hakları ile ilgili olarak şu unsurun altını çizmekte fayda bulunmaktadır ki; bazı durumlarda işverenlerin işçilere yönelik haklı olmayan uygulamaları ve tutumları olabilmektedir. Kanuni olarak işveren işçi hakları dışında, yani işçinin haklarını gasp edecek şekilde davranışlarda bulunamaz. Buna iş ile ilgili ‘esaslı değişiklikler’ de dahildir. Şöyle ki İş Kanunu’na göre iş ile ilgili esaslı değişiklikler işçiye yazılı olarak bildirmek zorundadır. İşçi bu değişiklikleri kabul etmediği durumda bu değişiklikler işçiyi bağlamaz. Daha basit bir ifade ile işçinin rıza olmaksızın iş ile ilgili olarak bir takım değişiklikler yapılamaz. 

-Öncelikle bu konuda şunu söylemeliyiz ki kötü niyetli uygulamaların tamamı işçi hakları düzenlemelerine aykırıdır ve iş akdini haklı fesih sebebidir. Örneğin kötü niyetli olarak işçinin statüsünün düşürülmesi bu kapsamdadır. Bir yerde müdür olarak çalışan bir kişi, eğer iş performansa bağlı değilse daha düşük bir kademede görevlendirilemez. 

-Benzer şekilde işyeri içerisinde işin şekli de değiştirilemez. Örneğin bir işyerinde masa başı olarak çalışan bir işçi temizlik işine verilemez. 

-Şirketin başka işyerleri de bulunuyorsa işçinin onayı olmaksızın bunlar arasında geçiş yapılması da işçi hakları düzenlemelerine uygun değildir. 

-İşveren işçinin rızası olmaksızın işçiyi başka bir ilde görevlendiremez. Bu durum iş sözleşmesinde belirtilmiş olsa dahi eğer kötü niyet içeriyorsa, yani işçiyi yıldırma ya da psikolojik baskı uygulama amacıyla yapılıyorsa işçi hakları ihlali olarak değirlendirilebilir ve işçi iş akdini haklı olarak feshedebilir. 

-Bir işyerinde yemek, yol gibi imkanlar bulunuyorsa işverenin bunları tek taraflı olarak, yani işçinin rızası olmadan kaldırma hakkı yoktur. 

-İşveren işçinin rızası olmaksızın maaşını indiremez, prim ve ikramiyelerini kesemez. 

-Ücretsiz izin hakkı işçi hakları kapsamındadır. Ancak işveren tek taraflı olarak işçiyi ücretsiz izne gönderemez ve bu yönde baskı yapamaz. 

Bu örnekleri çoğaltmak mümkündür. Bu gibi durumlar karşısında işçi işverenden bu kararı yazılı olarak vermesini talep etmelidir. Ancak işverenler genellikle bu tür kararları yazılı olarak değil sözlü olarak vermektedir. İşçi böyle bir durumda 6 gün içerisinde noter kanalı ile bu kararı kabul etmediğini işverene bildirmelidir. Aksi halde işler oldu-bittiye getirilebilmektedir. 

Özetle ilgili kanunlar işçi hakları konusunda düzenlemeler içermektedir yani işçi hakları kanunlarla garanti altına alınmıştır. Burada işçi hakları konusunda bilgili olmalıdır. Öyle ki ülkemizde işçi hakları ihlalleri sık sık söz konusu olabilmektedir. İşçi hakları ihlalleri işçilerin hem maddi hem manevi anlamda sıkıntıya düşmelerine ve mağdur olmalarına neden olabilmektedir. Ülkemizde sıkça yaşanan işçi hakları ihlalleri arasında maaşların zamanında yatırılmaması, asgari ücretin üzerinde bir maaşla çalışan işçinin sigorta priminin asgari ücret işçi hakları üzerinden ödenmesi, işyerinde uygulanan baskılar, en önemli arasında yer alan kıdem tazminatı konusunda yaşanan sorunlar sayılabilir. Bu nedenle yukarı da belirttiğimiz gibi işçi hakları işçiler tarafından iyi bilinmeli ve işçi hakları konusunda tavizkar davranılmamalıdır. 

İşçi Hakları Mahkemesi

İşçi hakları konusunda yaşanan haksızlıklar ve bunlara sessiz kalınması ileriye dönük olarak daha büyük sorunları da beraberinde getirmektedir. İşçi hakları konusunda yaşanabilecek sorunlarda haksızlığa uğrayan işçi iş hukuku konusunda uzman avukatlardan yardım alabilir ve işçi hakları için mahkeme yoluna gidebilir. İşçi hakları konusunda uzman avukatlar hem yol gösterici olma anlamında hem de açılacak davalarda işçi haklarının en iyi şekilde savunulması noktasında işçilere yardımcı olacaktır. 

İş Davası Öncesi Zorunlu Arabuluculuk

Arabuluculuk müessesi iş yargılaması bakımından bazı dava tiplerinde istisnai olarak zorunlu olmamakla birlikte kural olarak zorunlu hale gelmiştir. Bu nedenle dava açılmadan önce ve davanın usulden reddedilmemesi adına arabuluculuk başvurusunun yapılması ve sonrasında dava açılması gerekmektedir. Bir takım iş mahkemelerinde açılacak istisnai dava tiplerinde arabuluculuk başvurusu gerekmemektedir. Bir takım dava tiplerinde ise (örneğin işe iade davası) arabuluculuğa başvuru ve akabinde dava açma süresi hak düşürücü sürelere bağlanmıştır.